01.12.2018 İstanbul
Şara Aslıhan Arş
" BAZILARI ÖLÜMSÜZDÜR "
...ARALIK 2018...
...ŞARA...
01.12.2018 İstanbul
Şara Aslıhan Arş
" AŞK "
...
Evvelkiler aşkı aşka kattılar ...
Dünküler de aşkı başka tattılar ...
Bu gün şehvetine doyamayanlar ;
Alıp aşkı uçurumdan attılar ...
...
( Alıntıdır )
...ARALIK 2018...
...ŞARA...
28.11.2018 İstanbul
Şara Aslıhan Arş
" İYİ Kİ "
İyi ki ; umarken aydınlık sonsuz bir sabaha uyanmayı ; kapkara bir
geceye uyanmışım iyi ki ...
Adımlarım sevinçle yol ayrımlarına gidiyorum sanırken ; çıkmaz bir
sokakta açmış gözlerini iyi ki ...
Ben bakıp gökyüzüne eşsiz nisan yağmurlarını beklerken ; fırtınalar ,
kasırgalar çıkmış iyi ki ...
Olamaz mı ?
Mevsimler de şaşırabilir !
Ben bir mayısın yoluna dikmişken gözümü ; kasım dayanmış kapıma
iyi ki ...
Pamuk sanıp yastık yaptığım ; bir kirpiymiş iyi ki ...
Velhasıl ...
Cennetteyim sanırken ; cehennemde alevlerin içinde açmışım gözümü
iyi ki ...
Bir tutam ateşin anlattığını bir okyanus anlatamıyor " İYİ Kİ " ...
...KASIM 2018...
...ŞARA...
25.11.2018 İSTANBUL
ŞARA ASLIHAN ARŞ
" KARINCANIN AYAK SESİ ... KALBİN SESİ "
Bir karıncanın çıkardığı ayak sesinden daha sessiz ...
Yeni doğan bi bebek gibi savunmasız ...
Tertemiz ...
En güzel yanı ; " En engellenemez şey " oluşudur belki de kalbin
sesinin ...
Akıl oturup karşımıza bize hep " olmaz " ları anlatıyorken
" Kalbin sesi " kahvesini söyleyip anlatır kendini ... Kendiliğinden ...
Çünkü bağımsızdır akıldan ...
Ve çoğu kez aklın bilmediklerini kalbin sesi bilir ... " LÜTUFTUR " ...
Çünkü Allah bizimle ; bizim kalbimizin sesiyle konuşur , bize bile
söylemeden ...
...KASIM 2018...
...ŞARA...
06.11.2018 İSTANBUL
ŞARA ASLIHAN ARŞ
" KENDİNE SARILMAYI ÖĞRENEN İNSAN " ...
Dışındadır her şey ... Ama her şey ...
" Beklentisizdir " kendisinden başka herkesten ... Ama herkesten ...
Düştüğünde gülmeyi öğrenmiştir ...
Öldüğünde gülmeyi öğrenmiştir ...
Ve hatta ağlarken bile gülmeyi öğrenmiştir ...
Davranışlarıyla konuşur ...
Birde en çok susarak ...
En imkansız durumlarda bile bi " çözüm yolu " olduğunu bilir ...
İlişkileri " menfaatsizdir " ...
Birine gülümsüyorsa " çıkarsızdır " bu gülümseyiş ...
" Kendine olan saygısı " menfaatlerinden hep önce gelir ...
Kısmen duyarsızlaşmıştır acıya da ...
Ve hatta acılarıyla dalga geçecek kıvama gelmiştir ...
Kendine sarılmayı öğrenen insanın ; en koyu öğrendiği şey
Kendinden başka hiç kimseye sarılmamaktır ...
Ama hiç kimseye ...
...KASIM 2018...
...ŞARA...
03.11.2018 İSTANBUL
ŞARA ASLIHAN ARŞ
" RUHSAL FARKINDALIK "
Connecticut Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre , ruhsal
farkındalığa sahip olan insanların farkındalıkları gün içerisinde değişiyor.
Yani farkındalık dediğimiz şey stabil bir özellik değil ...
Doçent Dr. Bradley R.E Wright ve ekibi araştırmalarında , o sırada hâlâ
devam eden SoulPulse çalışmasında katılımcıların akıllı telefonlarından
veriler toplandığı için insanların günlük faaliyetleri sırasında ruhsal
farkındalıklarının nasıl değiştiğini gerçek zamanda takip edebilmişler .
Katılımcılara gün içerisinde 120 soru arasından rastgele 15-20
soru sorulmuş .Bu şekilde farkındalık seviyeleri takip edilebilmiş .
SoulPulse katılımcıları toplumsal ve coğrafi olarak çeşitlilik gösteren,akıllı
telefona sahip olan ve kendi istekleriyle çalışmaya katılan kişilerdi.
Araştırmacılara göre ruhsal farkındalık özellikle sabah saatlerinde çok yüksek.
Üstelik dua,ibadet ve meditasyon gibi etkinliklerle birlikte dahada yükseliyor.
Ayrıca müzik dinlerken,kitap okurken ve egzersiz yaparken de ruhsal farkındalık
hayli artıyor.
Ama ne var ki , işle ilgili aktiviteler sırasında ya da bilgisayar oyunları
oynarken ruhsal farkındalık maalesef çok düşüyor.
Bu araştırmaya göre çalışan insanların daha düşük bir ruhsal farkındalığa sahip
oldukları görülüyor...
Ruhsal farkındalığı geliştirmenin en iyi yolu yanıtları dışarıda değil içeride
aramak ...
...
Yukarıdaki yazı Metin Hara ' nın " İyiliğin Bilim Hali " kitabı , 53. sayfadan
alıntıdır .
...
...KASIM 2018...
...ŞARA...
03.11.2018 İSTANBUL
ŞARA ASLIHAN ARŞ
" ERKEK "
ARDA EREL
Der ki , bir toplum ; kadında olmayan sadece bir et parçası farklılığını
" güç " ve " iktidar " ile bağdaştırmaya devam ederse , kadının regl
olmasını ondan gizlemesini beklerken , bir erkeğin sünnet oluşunu her yerde
kutlarsa , her ikisi de karaktersizlikken , kadının aldatmasını "namussuzluk"
erkeğin aldatmasını "çapkınlık" sayarsa , kadının bakireliğini kutsar ,
bakiresizliğini ayıplar , erkeğin bakirliğini eziklik görüp , ilk deneyimini
"milli oldu" diyerek kutlamaya devam ederse, dört duvar arasında yaşanan
kötü şeyleri , kadını susturarak gizletmeye devam ederek, konuşmayı
isteyen kadınları "öldürürler seni,kocan o senin ,otur katlan " diyerek
susturmaya devam ederse , " Sever de , döver de ! " diye bir deyimimiz
varsa , siyasi alanda temsil edilen erkek sayısıyla , kadın sayısı arasındaki
uçuruma kimsenin sesi çıkmazsa ve bir toplumda , bir erkek kendi gücünü
sadece paradan ve vücudundaki kuvvetten alıyorsa , o toplumda daha çok
kadın ezilir .
" Paran ve kuvvetin olmasa sen kimsin ? " Bir erkek bu cümleye ne kadar
uzun cevap veriyorsa , aslında o kadar erkektir .
...
Sevgili Arda Erel bi yerlerde karşılaşırsak ; alnından öpeceğim şaşırma ...
...
...KASIM 2018...
...ŞARA...
28.10.2018 İSTANBUL
ŞARA ASLIHAN ARŞ
Rumi ile dünyaya ait olmayan zamanlar :)
...EKİM 2018...
...ŞARA...