14.12.2015 İSTANBUL
ŞARA A. ARŞ
Bayram sabahı sevincimi cenaze evine çeviren ,
Gök mavimi siyaha ,
Binbir umutla beklediğim sabahlarımı geceye çeviren ,
İncilerden,bulutlardan,sudan,saf sevgiden kurulan cümlelerimi taştan ekmeğe
çeviren,
Kuşların yıkandığı, ceylanların içtiği dupduru suları "katrana" çeviren,
Anlamlı,duru,beyaz ne varsa ; "susan birine " çeviren ,
Ayaklarımın çimene değmesini çok görüpte çimeni "çöle" çeviren ,
Gözyaşlarımı gülümseyişlerimden daha çok seven ,
Huzurlu sessizliğimi "kıyamet çığlığına" çeviren ,
Kelimelerle tarif edilemeyecek evlat sevgisini hiç çocuk sahibi olmayacak
birinin kısır "boşluğuna" çeviren ,
Gökkuşağının renklerini ; "anlamazlığın her bir tonuna ayrı ayrı giydiren "
Varlığı , dipsiz yokluğa çeviren ,
Duyacağı onca ; duayı,avuç içlerimin sıcaklığını,dünyanın kirinden çamurundan
anne karnındaki bir çocuk kadar uzak olan duygumu,düşüncemi,hissimi
"KUZEY KUTBUNA " çeviren ,
Herkesin aklının birbirinin cebinde olduğu bir zamanda ,
Sadece ;
Gözkapaklarını,alnını öpmekle yetinen birinin çocuk masumiyetini , nasıl derin
"boşluğa" çeviren ,
Duruluğu,saf sevgiyi, beklentisizliği kat kat "karanlık aşılmaz zırhlara" çeviren ,
Aidiyeti ; uçsuz bucaksız "mesafeye " çeviren ,
Ey sevabı "günaha" çeviren ,
Geleceği "geçmişe" çeviren ,
Etrafında kahkahaların uçuşacağı ,sımsıcak ekmek kokulu sofraları ; yalnız
yenen yemeklere : çıkan tek sesin ; kaşığın masaya değdiği sese çeviren,
Eğer VAREDEN tarafından "LAYIK GÖRÜLÜRSE ; "
Başka bir zaman diliminde gözleri,beyni,elleri bu yazılanlarla buluştuğunda önce
inanamayıp, sonra derin ,koyu bir yanlızlık , kaybetmişlik , kaybolmuşluk
duygusuyla ne yapacağını bilemeyen ;
" ELLERİNE SAĞLIK "
Karanlık okyanuslara itmeseydin "aydınlık kıyıları" nasıl bulacaktım ?
O naifliğin her bir yanını ayrı ayrı kırmasaydın "o zırhları" nasıl giyecektim ?
O duruluğa çamurun,kirin bulaşmasa ben çamurun tadını alıp bu bendeki
kıymetli şeyin "farkına" nasıl varacaktım ...
" SUSULAN , ELLERİNE SAĞLIK "
...ŞARA....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder