30.12.2015 İSTANBUL
ŞARA A. ARŞ
" GÜÇ "
Susan her şey özel , anlamlı ...
Konuşan her şey sıradan ...
Görünmeyen ne varsa sonsuz , sınırsız ...
Görünen ne varsa sonlu , sınırlı ...
...
Nerden geldiğini bilmediğim ayak tabanlarımda ki güçten ...
Avuç içlerimde de var şimdi ...
Yürürken sadece ayak tabanlarım ve avuç içlerim var ...
Gerisi beden ...
" Nasıl olur bu ? " ları bırakıyorum ...
" Asla ' ları " ...
" Mümkün değilleri " ...
İnsan aklın alamayacağı , tahayyül edemeyeceği şeyler var ...
Aklı somut şeylerle avutabiliyorum ...
2 x 2 = 4 bitti ..
Fakat düşünce ...
His ...
Ruh ...
Bir sonsuzluk içerisinde ...
Neden yaratıldığımla ilgili sorular sormuyorum artık kendime ...
Deli divane aramıyorum " CEVAPLARI " ...
Bir eşik atladım ... EVVEL ZAMAN İÇİNDE ...
Artık biliyorum " CEVAPLAR " bana geliyor ...
Bizim evi biliyorlar ...
Öncesinde gelen sorulara bakıp ;
" Neden yorgun bi halleri yok ? Benden önce hiç mi kimseye uğramamışlar ?
Hiç mi kimsenin kapısını çalmamışlar ? derdi insan aklım ...
Şimdi biliyorum ...
Soruların sahipleri var ...
Ayakkabılarını giyip , kime aitlerse , başka hiç kimseye uğramadan ona
gidiyorlar ...
Uyandırıyorlar ...
Çünkü bir soruya sahip olmayan herkes ve her şey uyuyor ...
Bir soruya sahip olmayanlar " böyle olağanüstü bir şeyi " o kadar
" sıradanlaştırıyorlar ki " ...
Fakat bilmiyorlar ...
Bilmemek ...
Uyku hali ...
...
Varlığım VAR EDENİN isteği , iradesi ile değişiyor ;
Her şey öyle bir şey ki ...
Dışardan bakan hiç kimse hiç bir şey anlamıyor ...
Annem ve Nesli sofralarımızda hala daha çok yemem için söyleniyor ...
Sinem ile şakalaşıyor , kavga ediyor , paylaşıyoruz ...
Aslan ve Cihan ile hala gece vakitlerinde mutfakta siyaset ve seçim sonuçları
politika konuşuluyor ...
Her şey aynı ...
Hiç bir şey aynı değil aslında ...
Henüz 9 aydır dünya da olan Rumeysa Nur ile yatıp yuvarlanıyoruz ...
Her şey görünen sıradanlıkta ...
Fakat öyle olmadığını bir tek ben biliyorum ...
Her şey ...
Hiç aynı değil aslında ...
Kendimi " DEHŞET BİR KORUMA ALTINDA " Hissediyorum ...
Tarif edemeyeceğim kadar çok ...
Koruma beraberinde güveni getirdi ...
Yeryüzünde hiç bir şeyden korkum kalmadı ...
Finansal şartlar ...
Güvenlik ihtiyacı ...
İş kaygısı ...
Beni en çok yoran , gelecek kaygısı ...
...
Hiç ...
Sıfır ...
Zerresi kalmadı zihnimde ...
Güven gelip beni buldu ...
Derin bir kırılmışlık ...
Ve karanlık ...
Taşlı , dikenli yolların sonunda ki bir " ANLAMAK " sonrası geldi ...
İnsan aklıma , insan aklın idrak edebileceği düzeyde " insanlar araç olarak
kullanılarak " anlatıldı ...
Ya ziyan olacaktım ...
Ya " ANLAYACAKTIM " ...
Merhamet sahibi el ellerime uzandı ...
Dilime , insan yanıma bir " susmak " değdi ...
Dünyalara bedel ...
Varlıklara ...
İnsanlara ...
Koltuklara ...
Dili olmayan dilsizlere ...
Dili olan dilsizlere ...
Kuşlara ...
Masanın bacağına ...
Kapının koluna bakışım değişti ...
Dilime bir susmak değdi ...
Varlığım yön buldu ...
Yeryüzünde " imkansız " hiç bir şey yok ...
Yeryüzünde " olmayacak " hiç bir şey yok ...
Sınır yok ...
Koşul yok ...
" VAR EDEN DİLEDİĞİ SÜRECE " ...
Var eden istemiş , lütfetmişte ;
Ömrümün 100 yıllık karanlığında BİR MUM YANMIŞ ...
İçimde ne varsa bu camdan mumun başına toplanmış ...
Camdan mum SÖZE ihtiyaç duymadan ; insan aklıma anlatmış bir bir
bütün kayıplarımın aslında KAZANÇ olduğunu ...
Bütün ceza dediklerimin ÖDÜL ...
Ödül dediklerimin CEZA olduğunu ...
Bir " BİR HAZIRLIK SÜRECİ " var ...
Camdan mumun anlattıklarında ...
Ne kadar sürecek ...
Nasıl yaşanacak ...
Ömrümün kalanı nasıl olacak ...
Hepsi bu sürecin nihayetinde yön bulacak ...
İsim alacak ...
Hissettiğim ...
Hafiflik ...
Bütün yorgunluklarım alındı ...
Hissettiğim ...
Güven ...
Bedenime biraz daha uzak , kendime biraz daha yakınım ...
Ayak tabanlarım ve avuçlarımın içindeki bu GÜÇ VE GÜVEN ile
HER ŞEY SONSUZ MÜMKÜNLÜKTE ...
... ŞARA ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder