21.12.2015 İSTANBUL
ŞARA A. ARŞ
" SUSULANA ; 2 KASIM 2015 BİTİŞ - BAŞLANGIÇ - BİTİŞ - BAŞLANGIÇ "
Akşamüstü ...
Hava karamış ...
Saat 19.30 civarı ...
Bir telefon konuşması ya da susması ...
Sanırım 40 saniye sürüyor ...
Konuşma , susma esnasında mı saydım saniyeleri ...
Sonradan mı ...
Hatırlamıyorum ...
Beynim tahammül edememiş olmalı o kadar acıya ...
Silmiş demek ki ...
Hatırladıklarım ...
Telefon kapanıyor ...
Odamdayım ...
Ben yapmıyorum da "EL" yapıyor ...
Odanın ışıklarını kapatıyor ...
Ayakta güç bulamıyor kendinde ...
Diz çöküyorum ...
Ağlıyorum ...
O kadar suskun , sessiz ki yeryüzü ...
Yüzümden geçip , çenemde birleşip yere düşen damlaların parkeye düştüğünde
çıkardığı sesi duyuyorum ...
Bir süre devam ediyor ...
Zaman kavramı yok ...
...
Ve aklım ...
Annemle aramızda sadece bir kapı , bir duvar olduğunu ; oturma odasından
çıkıp mutfağa geçerken benim odamın kapısını açabileceğini , ve tam olarak beni
" KARANLIK TA , DİZ ÇÖKMÜŞ AĞLARKEN " bulabileceğini fısıldıyor kulağıma ...
Ayak güç buluyor , ayağa kalkıyorum ...
El güç buluyor , ışığı açıyorum ...
El , yüzümü , gözlerimi siliyor ...
...
...
...
Ölçüp tartmak için her şeyi zaman veriyorum kendime ; en başından bu telefon
susmasına kadar ...
Akıl süzgecimden geçiriyorum olanları bir bir ...
Kalp süzgecimden , neyi doğru yaptım neyi yanlış yaptım ...
Merhametimin , kendime olan saygımın da kapısını çalmayı ihmal etmiyorum ...
Karşı tarafın yerine de koymaya çalışıyorum kendimi dağ gibi "RAĞMENLERE"
RAĞMEN ...
Sabahlar geçiyor ...
Cumartesiler geçiyor ...
Düşünceler geçiyor ...
Ağlamaktan ziyade ..
"ANLAMAKLAR" geçiyor ...
Ağlamak çözüm değil ...
Anlamak çözüm ...
Ben ki ;
Hep çözümden yana olan ...
Ben arıyorum da ...
Bulamıyorum .. "VARILACAK NİHAİ YERİ " ...
Beynim bir yerde ...
Hissim başka bir yer ...
Kişiliğim ...
Düşüncem ...
Hepsi ...
Ayrı ayrı yerlerde ...
Anlatılacak bir yer değil velhasıl ...
Tadılacak bir yer ...
...
...
...
Bir vakit geçiyor ...
...
...
...
"VARILACAK NİHAİ YER " beni buluyor ...
Ben bir şey yapmıyorum ...
Yana döne ...
Per perişan aradığım yer açıyor kapıyı ...
"GÖZBEBEKLERİNİN İÇİ GÜLEREK BEN GELDİM " diyor ...
Ben pek anlamıyorum olanı biteni ...
Sanki deli divane ben onu aramıyormuşum da ...
O beni arıyormuş gibi garip bir hal ...
Çok sevdiği biri gibi sarılıyor bana ...
"VARILACAK NİHAİ YERİN " gözbebeklerindeki ışıklara hayretle bakıyorum ...
Nasıl parlak ...
Hesap sormak istiyorum bi ara ; "NERDEYDİN SANA ÇOK İHTİYACIM VARDI"...
Işıklar susturuyor , düşünceler dilime değmeden ...
...
Ve ben ; beni " VAR EDENİN " bana lütfettiği "İRADEYLE " :
" SONLANDIRIYORUM " ...
" BAŞLATIYORUM " ...
Her şeyi ...
Numaralar değişiyor sessiz ...
Sosyal hesaplar kapanıyor sessiz ...
Uzanabilecek ele kapılar kapanıyor ... sessiz ...
Sürgüler çekiliyor ... sessiz ...
Perdeler kapatılıyor ... sessiz ...
Elin uzanmaya "GAYRET " ve "TENEZZÜL" etmeyeceğinden "EMİN" olarak
yapılıyor tüm bunlar ...
O la ki ; şaşar , düşer de ...
İçinde ki o cılız ...
O na huzur vermeyen sesi dinler ...
O huzursuz uykularında hiç susmayan o cılız sesin peşine düşer diye ...
Yollarımız kesişir diye önlemler alıyorum ...
İnsan yanımın aklıyla ...
...
Kabullenmişlik içiyorum yudum yudum ...
Daha gönülden şükrediyorum ...
Bir akşam vakti yolda evime doğru yürürken ;
"VAR EDENİM " Beni bana verdiğin için teşekkür ederim .
Ya beni bana vermeseydin ; bu hissi , düşünceyi , kalbi , aklı , fikri ...
Ya ellerim benim olmasaydı diyorum ...
Ellerimin varlığına şükrediyorum ...
...
Uykularım düzene giriyor ...
Yediğim yemeklerin tadının olduğunu fark ediyorum ...
Kendime ödüller veriyorum ...
Kitaplar alıyorum ...
Kendimi yeniden farklı şekillerde ifade yolları buluyorum ...
- yi + yapmaya başlıyorum yine ...
Şiirler ...
Bilgiler ...
Ülkeler ... Öğreniyorum ...
Daha çok merak ediyorum ...
Bilgiye açlığım daha artıyor ...
Hayatım da bu ; " NİHAİ YERE " varmadan önce sevdiğim ne varsa şimdi daha
çok sever oluyorum ...
Sarılıyorum ...
Ölümcül bir hastalığı yenmişte hayatının her gününün kıymetini bilen biri
oluyorum bu noktadan sonra ...
...ŞARA...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder